İnancımız

Gittiğimiz Yol

Kutsal Kitap’ta, durumunun ciddiliğini anlamayan pek çok kişinin olduğu konusunda uyarıda bulunulur. Onlar size çok dindar olduklarını, yüksek ahlak standartları olduğunu, her şeyin yolunda gittiğini; bu nedenle hiçbir ruhsal değişime ihtiyaçları olmadığını söyleyeceklerdir. Ne var ki, her zaman, “kendi gözlerinde pak olan ama kötülüklerinden arınmamış bir kuşaktır” onlar (Süleyman’ın Özdeyişleri 30:12). Bir keresinde Rab İsa, kendini ruhsal açıdan zengin sayan bir kiliseye bir mesaj göndermiş ve ona gerçekte, “kötü, acınacak durumda, yoksul, kör ve çıplak” (Vahiy 3:17) olduğunu söylemiştir. Görünüşün aldatıcı olabildiğini hepimiz biliriz ama duygular da aldatabilir.

Bazı insanların bağışlanmaya ve günahlarından arındırılmaya ihtiyaçlarının olduğunu herkes net olarak görmektedir. Elçi Pavlus, “Şunu kesinlikle bilin ki, fuhuş yapanın, pisliğe düşkün olanın ya da putperest demek olan açgözlü kişinin, Mesih’in ve Tanrı’nın Egemenliği’nde mirası yoktur” (Efesliler 5:5) demektedir. Korint’teki kiliseye de buna benzeyen satırlar yazmıştır: “Günahkârların, Tanrı Egemenliği’ni miras almayacağını bilmiyor musunuz? Aldanmayın. Ne fuhuş yapanlar Tanrı’nın Egemenliği’ni miras alacaklar, ne puta tapanlar, ne zina edenler, ne oğlanlar, ne oğlancılar, ne hırsızlar, ne açgözlüler, ne ayyaşlar, ne sövücüler, ne de soyguncular” (1. Korintliler 6:9-10). Kutsal Kitap’ın bütününde, en ciddi sözlerle bize, “Korkak, imansız, iğrenç, adam öldüren, fuhuş yapan, büyücü, putperest ve bütün yalancılara gelince, onların yeri, kükürtle yanan ateş gölüdür. İkinci ölüm budur” (Vahiy 21:8) denmektedir. Bu ayetlerde sayılan günahlardan birinden suçluysanız, o zaman, şu andaki durumunuzu sürdürürseniz, kurtulamayacağınıza dair başka kanıt gerekmemektedir.

Joseph Alleine

Bu yazıda geçen konular: